Günün birinde sabah kalktığınızda her şeyin dönmeye başladığını, ayağa kalktığınızda dengenizi sağlayamadığınızı ve mide bulantısıyla birlikte etrafın döndüğünü hissedebilirsiniz. Bu tablo çoğu kişide “vertigo atağı” olarak bilinse de, altında yatan nedenlerden biri vestibüler nörinit olabilir. Bu durum, iç kulakta dengeyi sağlayan vestibüler sinirin iltihaplanmasıyla ortaya çıkar ve aniden gelişen, kişinin yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyen bir denge bozukluğudur.
Vestibüler Nörinit Nedir?
Vestibüler nörinit, iç kulakta yer alan ve denge bilgisini beyne ileten vestibüler sinirin viral ya da inflamatuar nedenlerle etkilenmesi sonucu oluşur. Çoğunlukla grip veya üst solunum yolu enfeksiyonlarını takiben gelişir. Sinir etkilenince beyne giden denge sinyalleri bozulur; beyin bir kulağın sağlıklı, diğerinin “dönüyormuş” gibi yanlış sinyallerini alır. Sonuçta kişi ani başlayan, sürekli baş dönmesi, bulantı, dengesizlik ve yürüme zorluğu yaşar.
Belirtileri Nelerdir?
Vestibüler nörinitin en belirgin özelliği, ani ve şiddetli baş dönmesidir. Bu baş dönmesi:
- Genellikle hareketle artar,
- Bulantı ve kusma eşlik eder,
- Gözlerde istemsiz titreme (nistagmus) görülebilir,
- Kişi yürürken savrulabilir veya ayakta durmakta zorlanabilir,
- Ancak işitme etkilenmez (bu, vestibüler nöriniti iç kulak iltihaplarından ayıran önemli bir özelliktir).
Atak genellikle birkaç gün sürer; ilk günlerde kişi yataktan kalkamayacak kadar kötü hissedebilir. Sonrasında beyin, yavaş yavaş dengesizliği telafi etmeye başlar, ancak bazı hastalarda “sersemlik” ya da “kafada dönme hissi” haftalarca devam edebilir.
Tanı Nasıl Konur?
Tanıda ayrıntılı bir nöro-otolojik değerlendirme yapılır. Göz hareketleri, denge testleri ve gerekirse MR görüntüleme kullanılır. Bazen vestibüler nörinit, felç veya beyin damar tıkanıklığı ile karıştırılabilir; bu nedenle erken ve doğru değerlendirme büyük önem taşır.
Bütüncül Tedavi Yaklaşımı
Vestibüler nörinit tedavisinde amaç sadece baş dönmesini bastırmak değil, denge sisteminin yeniden eğitimidir. İlk dönemde ilaçlarla (antiviral, antienflamatuar ve denge bastırıcı ilaçlar) semptomlar kontrol altına alınır. Ancak tedavinin asıl odak noktası, vestibüler rehabilitasyon denilen özel egzersizlerle beynin yeniden dengelenmesidir.
Bu noktada bütüncül yaklaşımın önemi ortaya çıkar. Tedavi sürecinde sadece kulak değil, vücut dengesi, kas tonusu, stres düzeyi ve beslenme de birlikte ele alınmalıdır. Çünkü stres, uykusuzluk, kan şekeri düşüklüğü gibi faktörler beynin adaptasyon sürecini yavaşlatabilir.
Bütüncül tedavi programında:
- Denge ve göz-koordinasyon egzersizleri,
- Boyun kaslarını gevşetmeye yönelik manuel terapi,
- Nefes ve gevşeme teknikleriyle stres yönetimi,
- Anti-inflamatuar beslenme planı,
- Gerekirse vitamin-mineral desteği (özellikle B12, D vitamini, magnezyum) birlikte uygulanır.
Amaç; sadece baş dönmesini geçirmek değil, denge sistemini yeniden inşa etmek ve tekrarlamaları önlemektir.
Sonuç: Dengenin Yeniden Kurulması
Vestibüler nörinit, kişiyi hem fiziksel hem de duygusal olarak sarsan bir durumdur. Ancak doğru yaklaşımla tamamen iyileşme mümkündür. Dengeyi sadece iç kulakta değil, tüm beden ve zihin bütünlüğünde aramak gerekir. Her bireyin denge sistemi farklıdır; bu yüzden tedavi planı da kişiye özel olmalıdır.
Fizyoterapist Ziya Deveci
Vestibüler Rehabilitasyon ve Bütüncül Denge Terapisti
Tüm Yorumlar